Chas Newquay-Borden, Walcott'un kariyerinin büyük beklentilerle başladığını ancak Arsenal'de geçirdiği 12 yılın ardından hayal kırıklığı yaratan bir sonla bittiğini söyledi
Theo Walcott 2006 yılında Arsenal'e imza attığında, önümüzdeki birkaç yıl içinde kulübe katkı sağlayacağı konusunda gerçek bir umut vardı. Bunu başardı, ama herkesin umduğu şekilde değil.
Kulüp Highbury'den ayrılmadan birkaç ay önce gelen Walcott, kulübün Emirates'teki nispeten zor döneminin simgesi haline geldi: nazik, temiz yüzlü ve yetenekli; ancak kırılgan, fazla rahat ve başarısız.
Graeme Souness, Arsenal'i tatlı "damatlardan" oluşan bir takım olarak tanımladığında buna örnek teşkil ediyordu. Yüzünüze acımasızca tüküren Patrick Vieira'dan, özelde muhtemelen hiç tükürmeyen Theo Walcott'a kadar.
Belki de Arsenal kariyeri başından itibaren kendisine çok fazla beklenti yüklenmesinden dolayı mahvolmuştu. İmza attığında İngiliz futbol tarihinin en pahalı 16 yaşındaki oyuncusuydu. Walcott, kulüpte oynamadan önce bile Thierry Henry ile tehlikeli bir şekilde karşılaştırılıyordu.
Birkaç ay sonra Wenger, Eriksson'u Walcott'u 2006 Dünya Kupası'na götürmeye ikna etti. Walcott, henüz Arsenal'in ilk takımında forma giymedi, hatta İngiltere Milli Takımı'nda bile forma giymedi. Eriksson onu oynarken bile görmemişti. Walcott, "İlk düşüncem 'Buna inanamıyorum, gerçek olabilir' oldu" dedi.
Evet doğrudur. Almanya'da oynamadı. Steven Gerrard daha sonra genç Topçu'nun "oynamaya uygun olmadığını" söyledi.
Beklenti yükü
Eriksson'un bu tuhaf kararı, Walcott'u hiçbir zaman üzerinden atamadığı bir beklenti dağıyla baş başa bıraktı. 2008 yılında kulübün akılsızca davranıp Henry'nin 14 numaralı formasını giymesine izin vermesiyle baskı daha da arttı. İnsanlar bu genç adamdan giderek daha fazla beklentiler yüklemeye başladılar. Beklentileri hiçbir zaman karşılayamayan, düşünceli, hassas bir adamdı.
Walcott'un Arsenal'deki döneminin başarısız olduğu sonucuna varmak kolay, ancak Emirates Stadyumu'ndaki kariyerini küçümsemek haksızlık olur. Çok etkileyici performanslar sergiledi. 2008'de Anfield'daki Şampiyonlar Ligi'nde Maradonavari bir performans sergileyerek İngiltere formasıyla çıktığı ikinci maçta üç gol attı.