Avrupa Ligi'nde Manchester United, evinde Bodo/Glimt'i 3-2 mağlup etti. Yeni teknik direktör Amorim için bu galibiyet kesinlikle bir can simidi oldu. Her ne kadar maçın gidişatı mükemmel olmasa da, Manchester United nihayet 3 puanı hanesine yazdırdı ve bu, Amorim yönetimindeki ilk galibiyet oldu.
Bu maçta Amorim, kadroda bazı değişiklikler yaptı. Højlund, Antony ve Mount gibi isimler ilk 11'de sahaya çıktı. Bu, onların yeni teknik direktöre kendilerini kanıtlama şansıydı. Sonuç olarak Højlund, attığı iki golle etkileyici bir performans sergiledi ve Amorim üzerinde derin bir iz bırakmayı başardı. Ancak Mount ve Antony için durum aynı değildi; bu iki oyuncu hâlâ formsuzluklarından kurtulamadı ve hayal kırıklığı yaratmaya devam etti.
İlk yarının başlamasından henüz bir dakika bile geçmeden Garnacho gol attı. Ancak bu golde Højlund’un katkısı büyüktü. Ceza sahasında rakip takım kalecisine yaptığı sürekli baskı olmasaydı, kaleci bu hatayı yapmazdı. Sonunda Garnacho topu boş kaleye göndererek takımını öne geçiren golü attı.
Her ne kadar Manchester United sonrasında üst üste 2 gol yiyerek rakibin 2-1 öne geçmesine engel olamasa da, Højlund’un hem pozitif tavrı hem de gol yeteneği takımını kurtardı. İlk yarının bitimine kısa bir süre kala Højlund’un yerden şutuyla bulduğu gol, Manchester United’a eşitliği getirdi. İkinci yarının hemen başında yine Højlund, ceza sahasında doğru pozisyon alarak bir gol daha attı ve Manchester United’ı 3-2 öne geçirdi. Sonuç olarak takım galibiyeti elde etti ve sahadan mutlu ayrıldı.
Manchester United, evinde aldığı 3 puanla sadece doğrudan gruptan çıkma umudunu güçlendirmekle kalmadı, aynı zamanda son 8 mücadelesini daha da karmaşık hale getirdi. Şunu unutmamak gerekiyor: 4. sıradaki Galatasaray’dan 15. sıradaki Fenerbahçe’ye kadar olan 12 takım arasında sadece 3 puan fark var. Bu da demek oluyor ki, bir maç kaybetmeleri durumunda, Galatasaray ve Ajax gibi ilk 8’deki takımlar, hemen arkalarındaki rakipler tarafından yerlerinden edilebilir.
Manchester United, ilk 5 tur sonunda 9 puan topladı ve şu anda 12. sırada bulunuyor. Önlerindeki 3 maçta rakipleri sırasıyla Viktoria Plzen, Rangers (evinde) ve Steaua Bükreş olacak. Manchester United için avantajlı olan durum, bu 3 takımın da doğrudan üst tura çıkma şansı için mücadele ediyor olması. Eğer United bu rakiplerini yenmeyi başarırsa, ilk 8’de yer alma şansı oldukça yüksek olacak.
Şu anda Manchester United’ın kaderi kendi ellerinde. Eğer play-off oynamak istemiyorlarsa, son 3 maçta tam 9 puan almak zorundalar. Eğer bu 3 maçı kazanırlarsa, diğer takımların sonuçlarına bakmalarına gerek kalmadan doğrudan üst tura çıkmaları neredeyse kesinleşir.
